Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, “İklim değişikliğiyle mücadeleyi siyaset üstü ve sınır tanımayan konular olarak ele alıyoruz. Gökyüzünde bombaların değil; kuş cıvıltılarının olduğu yemyeşil bir dünyaya giden lokomotifin öncülüğünü yapmak istiyoruz. 2053 net sıfır emisyon ve yeşil kalkınma hedeflerini başaracağız. Çocuklarımıza yeşil süper güç Türkiye’yi, miras olarak bırakacağız” dedi.
Birleşik Arap Emirlikleri’nin Dubai kentinde 30 Kasım- 12 Aralık tarihleri arasında düzenlenecek Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 28’inci Taraflar Konferansı öncesinde, Türkiye’nin müzakere önceliklerini ve iklim değişikliği ile mücadele eylem planlarını değerlendirmek üzere Ankara’da ‘İklim Değişikliği ve Uyum Koordinasyon Kurulu Toplantısı’ yapıldı. Bakan Özhaseki, İller Bankası Macunköy Tesisleri’nde toplantıya ilişkin açıklamada bulundu.
Özhaseki, Türkiye’nin iklim değişikliğiyle mücadelesinin hızlı bir şekilde devam ettiğini belirterek, “Ortak evimiz dünyamız iklim değişikliğinin ağır etkileriyle karşı karşıya. Bu anlamda Akdeniz iklim kuşağında bulunan ülkemiz de iklim değişikliğinden en fazla etkilenen ülkelerin başında geliyor. İklim değişikliğinin en büyük sebebi, sanayi devrimi ile başlayan çok üretim, çok tüketim ve çok kirletmeye dayalı olarak karşımıza çıkıyor. Dünya bir denge üzerine yaratılmış, bu denge bozulduğu zaman felaketler ardı arkasına geliyor. Sizin doğayı tahrip etmemeniz gerekiyor, atmosferi kirletmemeniz gerekiyor. Bunu yaparsanız, tabiat adeta sizden intikam alıyor. Bir bölgede seller, bir başka bölgede yangınlar, kuraklıklar, bir başka bölgede müsilaj karşınıza felaket olarak çıkıyor. Ülke olarak iklim değişikliğiyle mücadeleyi siyaset üstü ve sınır tanımayan konular olarak ele alıyoruz. Hatta iklim değişikliğini artık ülkelerin güvenlik meselesi olarak görüyoruz” dedi.
Emine Erdoğan’ın öncülüğünde başlatılan Sıfır Atık projesi kapsamında, başlangıcından bu yana 45,5 milyon ton geri kazanılabilir atık kazanıldığını ve toplanan atıklardan 96 milyar TL ekonomik kazanç sağlandığını vurgulayan Özhaseki, 432 milyon ağacın da kesilmekten kurtulduğunu ve 108 milyon varil petrolden tasarruf edildiğini söyledi. Özhaseki, “Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koydukları 2053 net sıfır emisyon ve yeşil kalkınma hedefleri noktasında tüm paydaşları da bu sürece dahil eden ve rehberlik oluşturan 2023-2030 dönemi için Ulusal İklim Değişikliğine Uyum Stratejisi ve Eylem Planı hazırladık. Eylem planı kapsamında sorumlu ve ilgili kurum ve kuruluşlarla iş birliği içinde nihai 40 stratejik hedef ve 132 eylem, ilgili paydaşlarla istişare edilerek belirlenmiştir. Bu plan kapsamında Sektörel Uygulama Planlarını da oluşturarak doğayı koruyan, insani ve yeşil bir kalkınmayı esas alan stratejileri tayin ettik. İklim Değişikliği Azaltım Stratejisi ve Eylem Planı kapsamında belirlediğimiz 29 strateji ve 265 eylemle hedefimizi 12’nci Kalkınma Planı’nda ifade ettik: Planlarımız, stratejilerimiz hazır. Tüm kurum ve kuruluşlarımızla hedefe ulaşmak için gece gündüz gayret ediyoruz. Gökyüzünde bombaların değil; kuş cıvıltılarının olduğu yemyeşil bir dünyaya giden lokomotifin öncülüğünü yapmak istiyoruz. Kararlıyız; Türkiye olarak Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koydukları 2053 net sıfır emisyon ve yeşil kalkınma hedeflerini başaracağız. Çocuklarımıza yeşil süper güç Türkiye’yi, bir miras olarak bırakacağız” dedi.
Ayrıca deprem bölgesinde yürütülen çalışmalara değinen Özhaseki, 6 Şubat depremlerinde 850 bin bağımsız birimin hasar gördüğünü, 18 milyon vatandaşın ise zarar gördüğünü ve yaraları sarabilmek adına büyük bir gayret içinde olduklarını belirtti. 200 bin konutun inşasına başladıklarını ve ‘Yerinde Dönüşüm’ projesine 245 bin vatandaşın başvuru yaptığını bildiren Özhaseki, “Köy evlerinin tamamını çelik karkas üzerinden inşa edeceğiz 100 bine yakın evin de ihalelerine başladık, onları yapmaya devam ediyoruz. İlk etapta şu an 46 bin kadar konutu tamamladık. Bunları peyderpey teslim edeceğiz. Her ay 30 bin, 40 bin, 50 bin civarında bu konutları ve iş yerlerini teslim etmeye devam edeceğiz. Söz verdiğimiz gibi çok kısa bir süre içerisinde bu yaraları saracağız. O bölgelerde 2 sene kalmadan hayatın normalleşeceğini, herkesin zararlarının giderileceğini, yıkılan konutların yapılacağını, iş yerlerinin baştan inşa edileceğini çok net ifade edebilirim” diye konuştu.